Hükümet, Öcalan’ın İmralı’dan çıkarılması konusundaki taleplere sürekli “seçimlerde oylarımızı aşağı çeker, milliyetçi oylar gidebilir” bakış açısıyla yanaşmadı. Hükümet, özellikle HDP’lilerin açıkça “Öcalan artık ev hapsine çıkarılmalı” şeklindeki taleplerini de kamuoyunda doğabilecek “Öcalan’ı çıkarmayı planlıyorlar” algısı nedeniyle geri çevirdi. Ancak Kobani protestoları sonrasında hükümetin, Kandil ve HDP’ye olan güvensizliği arttı. Hükümet çevrelerinde “çözüm sürecinde en güvenilir” muhatabın Öcalan olduğu ve “sık sık krize yakalanan sürece İmralı’dan müdahale edemediği” yaklaşımıyla konumunu cezaevi değişikliğiyle değiştirme yoluna gidilmesi formülleri gündeme geldi. Zamanlaması henüz netleşmemekle birlikte Öcalan’ın 15 yıldır tutulduğu İmralı’dan bir kara cezaevine nakledilmesi konuşulmaya başlandı. Bu adreslerin de Bursa ya da Sincan cezaevleri olabileceği de kulislerde konuşuluyor. Bu konum değişikliğiyle dört gelişmenin birden sağlanacağı değerlendirmeleri de yapılıyor. Bu gelişmeler şöyle sıralanıyor: - Öcalan’ın İmralı’daki özel tecrit koşulları ortadan kalkar. Ayrıca Öcalan’a ilişkin hiçbir değişiklik olmayacağı algısı yıkılır. -Öcalan’la ilgili de birtakım gelişmeler yaşanabileceği algısı yaratılır. Psikolojik bir aşama kaydedilir. - Öcalan’ın dışarıya müdahale olanakları artar. Özellikle HDP’lilere ve dolaylı olarak Kandil’i daha iyi denetler. - Hükümetin cezaevi talebini kabul etmesiyle Öcalan’ın Kandil ve HDP’liler arasında eli güçlenir