Belediye Başkanı Alper Taban, Royal Hotel’de düzenlenen programda basın mensupları ile bir araya gelerek eylem programlarıyla ilgili bilgilendirmelerde bulundu. Programa; Belediye Başkanı Alper Taban, belediye başkan yardımcıları, AK Parti İlçe Başkanı Mustafa Ersan ve basın mensupları katılım gösterdi.
DENETİM VE KONTROLÜ DAHA İŞLEVSEL HALE GETİRECEĞİZ
Programda konuşan İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, “Basın buluşması ve değerlendirme, bilgilendirme toplantısı yapmak istedik. Yaklaşık 36 gündür görev yapıyorum. 8 Kasım itibariyle mecliste yapılan oylamadan sonra 9 Kasım’da göreve başladık. Yeni dönemi değerlendireceğiz ama öncesinde bu görevi almam noktasında emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Görevi almanın haricinde görevi vermek çok zordur. Sayın Cumhurbaşkanımızın elinden bu görevi almak benim ve şehrim açısından büyük bir onur. Bu denli yoğunluğu olan Cumhurbaşkanının bir ilçe belediye başkanını belirlemeye çalışması hem şehrimiz hem bizler adına önemlidir. Sayın Cumhurbaşkanımız başta olmak üzere mecliste iktidarı ve muhalefetiyle teveccüh gösteren arkadaşlarıma, adaylık sürecinde desteklerini sağlayan teşkilatıma, çalışma arkadaşlarıma teşekkür ederim. Bu süreç içerisinde bana güzel temennilerde bulunan herkese teşekkür ederim. Belediye Başkanı olmakla boyunuz uzamıyor ama çok zor bir göreve gelmiş oluyorsunuz, sorumluluklarınız artıyor ve bunun bilincinde olmak en önemlisidir. Kendi adıma bu böyle. Ekibimle beraber teşkilatım, şehrimde yaşayan tüm insanlarla beraber azim ve gayretle şehrimizi en güzel yere getirmek için elimizden gelenin fazlasını yapacağız. Yeni dönem, bir seçim sathı mahalline girilir, burada projeler açıklarsınız, önünüzde 5 yıl vardır, halk sizi uygun görürse göreve gelirsiniz. Biz böyle bir süreç yaşamıyoruz. Görevimi en güzel şekilde yapacağımı ifade ettim, bir şeylere sığınmak adına bunu söylemiyorum. Bursa Büyükşehir Belediyesindeki değişimlerden sonra başlayan sürecin İnegöl’den bir Belediye Başkanını oraya gitmesi, akabinde böyle bir ihtiyacın hasıl olmasından dolayı bu görev bize geldi. Biz bu ara dönemde çok şeyler yapmayı hedefliyoruz. Vatandaşlarımızın bizlerden beklentileri var. Bizim de ekiplerimizden, vatandaşımızdan beklentilerimiz olacak. 36 günlük zaman dilimi içerisinde önce genel fotoğrafı görmek için istişarelerde bulunduk. 3,5 yıldır Belediye Başkan Yardımcılığı görevi yapıyorum ama bu Belediye Başkanlığı demek değildi. Bütünü her an takip etmeniz çok mümkün olmuyor. 36 günlük zaman diliminde bu bütünü görmeye çalıştık. Zaman zaman gelen dostlarımızdan aldığım; ‘Siz şanslısınız. Sayın Belediye Başkanımız çok büyük bir belediyeye gitti’ diyorlar. Doğrudur, Sayın Başkanımı şanssız gibi görebilirsiniz ama bana göre şanslı. 13,5 yıldır Belediye Başkanlığı tecrübesiyle çalışıyor, sadece ölçek olarak daha büyük bir belediyeye geçti. Ancak bizler Başkan Yardımcılığı görevinden bu göreve geldik. Bizler şuanda bir aracın içinde gidiyormuşuz… Belediye Başkanımız da direksiyondaymış, biz onun yanındaymışız. Bunu yaşayarak deneyimleyebiliyorsunuz. Acaba idrak noktasında bir eksikliğimiz mi var düşüncelerimiz oldu ama o sorumluluğu bizzat almadan deneyimlemeniz mümkün olmuyor. Daire müdürlerimizle brifingleri almadan önce toplantılar yaptık. Genel fotoğrafı görmekten önce benim çalışma ekibime genel çerçeveyi belirtmem gerekirdi. Benim onlardan beklentilerim ve onlara vereceğim istikamet önemliydi. Takip eden Pazartesi günü sabah 08.00’da bir toplantı gerçekleştirdim. Yaptığımız toplantıda özellikle şunlara vurgu yaptık; burada belki zorunlu bir değişiklik yaşadık ama farklı bakışlar, yeni pencereler devreye girmiş oluyor. Ben kendi gözümden tespitlerimi arkadaşlarımla paylaşmaya başladım. Türkiye’de kamunun denetim ve kontrol eksikliği var. Denetim ve kontrol mekanizmasının çok daha işlevsel hale gelmesi için bütün adımları atacağım. Kamuda bir savunma kültürü var. Bunları eski çalışma alışkanlıklarımızı bir kenara bırakıp yeni modelle, vatandaşımıza kulak veren, onu gerçekten can kulağıyla dinleyen ve sonuç odaklı çalışan bir kurum olmak zorundayız. Öncelikle kendi kurumumuzdan sorumluyuz. 23 daire müdürlüğümüz var, bunlardan gerekli brifingleri tamamladım. Mevcut durumu görmüş olduk. Belirli planlamalar yapmaya çalıştık. Bazı değişiklikler gerçekleşti. İnegöl’den Bursa’ya giden arkadaşlarımız oldu. Yapısal bazı değişikliklere de gitmek istiyorum. Organizasyon şeması içerisinde çok müdürlükler oluşturmaktan ziyade sorumlu arkadaşlarımızın daha az olacağı bir modelin daha uygun olacağını düşünüyorum. Bununla alakalı net oturmuş fikirler yok ama çalışmalarımız sürüyor. Yürüyen işlerde herhangi bir değişiklik yok.”
EL ELE YÖNETECEĞİZ
“Ziyaretlerde çok ciddi fayda ve katma değer oluşturdum. Kamuoyunda ‘Başkan geldi ama misafir ağırlamaktan iş yapamıyor’ gibi düşünen arkadaşlarımız olabilir ama bunu en başında düşündüm. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımız ne yaptı? Zaman darlığından dolayı bunu toplu olarak yapmak istiyorum dedi. Ben bunu böyle değerlendirmedim. Biz metropol bir şehir değiliz. Vatandaş Bursa’da Belediye Başkanına nasıl ulaşabilirimi düşünebilir ama İnegöl öyle değil. Vilayet pozisyonunda gelişmiş ve gelişmeye devam eden, ivmesi yukarı doğru ilerleyen bir şehiriz. Buradan nasıl fayda sağlayabiliriz diye düşündüğümde Cumhurbaşkanımızın tavsiyesini aklıma getirdim; çok çalışmamız ve halkın içinde olmamız gerekliliği… Biz bu işleri her an yapan bir teşkilattık. Görevde kimin olduğunun hiç önemi yok, İnegöl’ün böyle bir özelliği var. Seçimler bitse de hemen ertesi gün seçim olacakmış gibi çalışmalarımıza başlıyoruz. Bunun için de halkımızın içinde olmak tabiriyle bunu faydaya döndürmek istedik. Vatandaşlarımız bize iyi dilek ve temennilerini ilettiler. Orada çok güzel tespitler yaptık. Bu şehirde yaşayan insanların hassasiyetleri ortak, düşünceleri bir merkezde belirli konu başlıkları altında toplanıyor. Münferit istisnalar da var ama gelmişken hava kirliliği, trafik gibi görüşlerini ifade eden arkadaşlarımız oldu. Bu işi faydaya döndürdük. Bunları yaparken 08-17 çalışma saatleri arasında yapmamayı uygun gördük. Konulara bir an önce hâkim olmamız gerekiyordu ve bunu yaptık. Gece geç saatlere kadar bu kabulleri yaparak faydaya dönüştürdük.”
PROJELER TÜM HIZIYLA DEVAM EDİYOR
“Devlette devamlılık esastır. Bu vazifeleri birileri yapar ve bu işler devam eder. 2014’te Sayın Başkanımızla yola çıkarken 110 adet seçim beyanında bulunduk. İnegöl Belediyesi eliyle yapılacaklar, Bursa Büyükşehir Belediyesi eliyle veya ortak yapılacaklar, hükümet destekli yapılacaklarla ilgili projeleri tamamlamak öncelikli hedefimizdir. Devam eden bir Belediye Hizmet Binası yapıyoruz. Saray değil, hizmet binası. Vatandaşımızın en güzel şekilde hizmet alacağı, fiziki şartlarının iyileştirildiği, hizmet kalitesinin artırıldığı, çevre ve meydan düzenlemesiyle beraber bir cazibe merkezi… Akhisar’da kapalı semt pazarı gerçekleştiriyoruz. Mehmet Çıracı katlı otoparkımız bitti. Türkiye’nin önemli projelerinden biri olan Sahipsiz Hayvanlar Bakım ve Tedavi Merkezi… 2 milyonluk bir proje. İnsan değer verdiğimiz gibi diğer canlılara da değer vermeliyiz. Şuan yüzde 95 seviyesinde. Parklar ve semt sahaları yapıyoruz. DOSTUM’da kamp alanı yaptık, bunları yüzde 90 oranında tamamladık. Şekibe İnsel Doğal Yaşam Çiftliği çok iddialı bir proje. Cumartesi günü gezdim, büyük oranda tamamlandı. Mahalle konaklarımız var. Taziye Evi temelini attık. Futbol sahası yapımları var. Cerrah Mahallesi meydan düzenlememiz var. Ayçiçeği Masal Parkı projemiz var. Kurşunlu Mahallesi’nde spor tesisi var. İnegölspor tesislerimiz, yarı olimpik yüzme havuzu çalışması, şehir parkının 2. etabı, yeraltı çalışmaları, yağmur suyu şebeke hattı çalışmaları, Ahmet Türkel Çevreyolu, köyden dönüşen mahallelerde mahalle konakları, eğitim alanında Sosyal Bilimler Lisesi, İnegöl Ortaokulu projesi, BUSKİ binası, İshakpaşa Cami ve yanı çevre düzenlemeleri, Kültür Evleri, mezarlık alan düzenlemeleri gibi projeleri de Büyükşehir desteğiyle yapacağız.“
İNEGÖL MASAYA YATIRILDI
“Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımız dün İnegöl’deydi. İnegöl’ü masaya yatırdık. Bahsettiklerimiz zaten yürürlükte olan çalışmalardı. Beraberinde talep ve beklentilerimiz noktasında ilettiğimiz konuları da masaya yatırarak güzel ve verimli bir toplantı yaptık. Sayın Başkanıma teşekkür ediyorum. Bürokratlarını da hazır bulundurarak konulara hazır gelmeleri bizim işimizi kolaylaştırdı.”
ELEKTRONİK SİSTEME GEÇİŞ YAPILIYOR
“Yeni dönemi kısa bir dönem gibi söyledik ama bu kısa döneme büyük hizmetler sığdırmak istiyoruz. Yeni dönem deyince yeni projeler ne olur deniyor. Proje denince de yeni bina yapımı, yeni imalatlar akla geliyor ama özellikle küçük dokunuşlarla büyük farkındalıklar oluşturabileceğimizi gördüm. Bu şehirde küçük dokunuşlarla yapılacak pek çok güzellik var. Halka rağmen ya da halktan kopuk bir siyaset anlayışı olamaz. Bugün iktidardaysak, vatandaş bize teveccüh gösteriyorsa bunlar halkın ihtiyaçlarımıza önem verdiğimizdendir. İnşallah halkımızla iç içe bir yönetim modeli uygulayacağız. Muhtarlarımızla, STK’larımızla, gençlerle, öğrencilerle, hanımefendilerle bir araya geleceğiz. Hanımefendileri çok önemsiyorum, kendilerini sessiz kahramanlar olarak görüyorum. Arka plandalar, çok gözükmüyorlar ama çok iyi gözlem yapıyorlar. Bu anlamda hanımefendilerle ilgili onların görüş ve hissiyatlarını alabilmek adına çeşitli organizasyonlar düzenlemek istiyorum. Nüfusun yarısı bay yarısı bayan… Bu ortalama Türkiye’de de böyle. Her yaş grubunun kendine özgü bakış ve beklentileri, hedefleri var. Bu hedeflerin ne kadar karşılanacağı konusunda ortak noktada buluşmak zorundayız. Acıda-tatlıda beraber olmaya devam edeceğiz. Nabız tutmaya, bol bol istişarelerde bulunmaya ve çıkarılacak sonuçlarla bir an önce eyleme geçmek istiyoruz. Hayalini kurduğum bazı konular vardı, kurumsal değişim ve dönüşüm projesi adı altında çok ciddi bir dönüşüm gerçekleştirmek istiyoruz. Biz özel bir işletme değiliz, kamu kurumuyuz ama vatandaş beklentilerine uygun hareket etmek zorundayız. Yeni bir belediye hizmet binası gerçekleştiriyoruz. Orada salt yeni bir belediye hizmet binası olmayacak. Bu kurumsal değişim ve dönüşümün bir kısmını önümüzdeki aylarda, bir kısmını da belediye hizmet binasının hayat bulup orada hizmete girmesiyle göreceğiz. Kişilere endeksli iş yapmayacağız, sistemsel hale dönüştüreceğiz. Güçlü bir sisteminiz varsa kişiye endeksli iş yapmazsınız. İlk görev aldığımızda söylediğim bir ifade vardı, eşit ve adaletli olmaktan bahsetmiştim. Sadece birkaç kişinin iki dudağı arasında olmayacak, sistemin içerisindeki tüm arkadaşlarımızın rolü olacak ve bunu sistem denetleyecek. Tüm arkadaşlarımızla beraber ortak dili konuşmalıyız. Aynı konuda birine başka diğerine başka cevap verilmez. Kalite standartlarımızı yükseltmiş bir belediye olacağız. Profesyonel ve ciddi çalışan bir belediyeyi müşahede edeceksiniz. Teknolojinin nimetlerinden daha fazla yararlanmak için adımlarımızı attık. Sistemi kurabilmek için profesyonel bir yazılıma ihtiyacınız var. Yazılımın değerini ifade etmem gerek yok. Pahada ağır olan sektörler… Bu anlamda nitelikli personel ihtiyacının da çokça olmadığı alanlar. Biz teknolojik altyapımızı çok daha iyi bir noktaya getirmek için öncelikle kendi içimizdeki kurguyu daha iyi hale getirebilmek için adımlarımızı atıyoruz. Bir yazılım ihalesine gidiyoruz. Ocak ayından itibaren bu sistemi kuracağız ve beraberinde kısa, orta ve uzun vadede meyvelerini toplayacağız. Elektronik belgelerle çalışacağız. Etrafta kâğıtların uçuştuğu bir ortam istemiyorum. İmzaların mobil atıldığı, denetimin mobil yapıldığı bir ortama geçmemiz gerekiyor. Bunun meyvelerini göreceğiz ama bu da yeterli değil. Yap-boz belediyecilik klişe sözü var. Hiçbir belediye başkanının bu duruma düşmek istediğini düşünmem ama elinde olmayan sebeplerden dolayı bunun yaşandığını biliyor, bunun bir kaynak israfı olduğunu görüyorum. Dışarıdaki paydaşlarımıza da bu yazılımı entegre ederek birlikte çalıştığımız kurumları da bu sisteme dâhil edileceğiz. Üst ölçekli planlar bütçe hazırlar gibi yılın son aylarında hazırlanıp masaya yatırılıyor, herkes yıl içinde kimin ne yapacağını biliyor. Ama anbean her şey değişebiliyor. Siz 1 ay önce değişen bir konuyu 1 ay sonra AYKOME’de konuşabiliyorsunuz ve iş işten geçiyor. Varsa güncel değişiklikler anında sisteme girilecek ve herkes haberdar olacak. Bu noktada diğer kurumlarla ortak çalışıp kaynak israfını sıfıra indireceğiz.”
SORUNLAR ÇÖZÜM MERKEZİ’NDE SON BULACAK
“Tüm birimlerimizin temsilciliklerini yeni belediye hizmet binasında topluyoruz. Vatandaş belediyeye girdiğinde profesyonel bir ekip onu karşılayacak. Vatandaşa müdürlüklerle alakalı tek noktadan kaç hizmeti vermem mümkünse bunu vereceğiz. 300-400 kalem işin içinde 100 tane de olsa bizim için faydadır. Vatandaşıma o müdürlüğe git bu müdürlüğe git demek istemiyorum. Tek merkezden çözülecek olan problemleri tek merkezden çözeceğiz. Vatandaşımız geldiğinde sırasını beklerken personelim onu karşısına aldığında talebini bir an önce sonuçlandırmayla alakalı çözüm üretecek. Eğer çözümlenemiyorsa kendisine anında SMS olarak bildirilerek işin tahmini termini kendisine iletilerek yapılacak işin zamanı bildirilerek vatandaşın bize güven duymasını canı gönülden istiyorum. Hizmet masamızı çok önemsiyorum. Bunun yeni adı çözüm merkezi… Sadece isim değiştirmiyoruz, çözüm merkezinde gerçekten çözen tarafta olacağız. İşin Büyükşehir ayağınsa Sayın Başkanımız da göreve gelir gelmez çözüm merkezini toplayarak Büyükşehri ilgilendiren tüm konuları topladı. Bizler de İnegöl’de bizi temsil eden, dışarıya bakan yüzümüz olan arkadaşlarımızla profesyonel bir ekip oluşturuyoruz. 7/24 ve 365 gün çalışacağız. 08-17 arasında vatandaşın problemlerini çözüm merkezinden alıyorduk ama mesai sonrasında bütün cevaplarımız Zabıta Müdürlüğümüzün nöbetçi ekibine geçiyordu. Zabıtanın işi telefona bakmak değil, Zabıta sahada olup asli görevini yapacak. Zabıta bir Polis ve Jandarma gibi sahada olunca vatandaşımıza güven tesis eder, huzur tesis eder… Biz yönetimde olabiliriz ama aynı zamanda bu şehirde yaşıyoruz. Kesinlikle bakan değil gören göz olmalıyız. Bir taş yerinden oynamışsa bunu biz göreceğiz, bertaraf edeceğiz. Ekibim sadece ruhsat denetimi için değil sorunların gözlenmesi için de sahada olacak. Çözüm merkezimiz sabah da gece yarısı da aynı standart hizmeti verecek, çağrı merkezimize gelen çağrılar en güzel şekilde sonuçlandırılacak.”
ACİL EKİPLER SAHADA
“Acil ekipleri kurulması noktasında taleplerim oldu. Bununla ilgili yeterli personel olmadığını bana ilettiler ve personel alımı noktasında emir verdim. 2’şerli kişiden oluşan 4 tane acil ekibimiz var. Bunu neden yaptık? Gün boyunca on binlerce insanın geçtiği yerlerimiz var. Devrilen bir tretuvarı, yıkılan bir duvarı kim onaracak? Bunlar bizim sorumluluğumuzda. Bu kadar hareketli olan bir alanda 3-5 gün değil anında müdahale edeceğiz. Basınla bunu buluşturup tanıtımını yapacağız. Sadece acil onarımlar değil doğru, verimli, sağlam çalışmalar olacak. Bir acil ekibini incelerken vatandaşlar yanıma geldi, ‘Siz bunu onarıyorsunuz ama bu 5’inci kez yapılıyor’ dendi. Araçlar manevra yapamayıp refüje çarpıyorlarmış. O zaman o bölgede ya parklanma ya da refüj düzenlemesi yapacağız. Kök problemlere gireceğiz.”
ELEŞTİRİYE AÇIĞIZ
“Ortak akılla yöneteceğiz, birlikte yönetip birlikte başaracağız. Tüm halkımızın desteğine, önerisine ve eleştirilerine açığız. Eleştirilere açığız. Halkımız eğer ki bize bu konuda destek verirse inanıyorum ki el birliği ile başaracağız. Bir şehrin yönetimi sadece sorumluluğu olan bir belediyeye bırakılamaz. Orada bir ekip var ama gördüğümüz sorunları paylaşmakla sorumluyuz. Burada halkımızın bize destekleri gerekli… Yurtdışında sorunların çözümü noktasında yaptığım görüşmelerde ‘Sorunu kim görürse onu iletmekle yükümlüdür’ söylemiyle karşılaştım. Bizde bunun adına şikâyet deniyor ama orada vatandaş duyarlılığı deniyor. Bazı terimleri doğru kullanmamız gerekiyor. Vatandaşımızın duyarlılığını artırmadığımız sürece bu şehre istediğiniz kadar polis, zabıta, jandarma getirin yine çözemezsiniz. Vatandaşımızın kimseyle kötü olmasını istemiyoruz. Cumhurbaşkanına ve Başbakan’a dahi kolaylıkla ulaşılabilen bir ortamdayız. Vatandaş desteğine ihtiyacımız var. Halkımızla aramızdaki iletişim köprülerini güçlendirmeliyiz. Farkında olmadığımız, düşünemediğimiz ve yanlışa düştüğümüz konular olabilir. Elhamdülillah Müslümanız deyip uygulamada çok hata yaptığımız konular var. Bununla alakalı kendi kurumumuza ulaşılabilmesi adına iletişim köprülerini sağlamlaştıracağız. Belediyeye nereden ulaşılacağını başta biz bilmiyoruz. ALO 153 hattımız var. Bu kolaylığı yaşamalıyız. Ben not alan bir başkan olmak istemiyorum, zaten sistemim bu işi çözmeli. Profesyonel, eğitimli ve donanımlı bir ekibi orada konuşlandırıyoruz. WhatsApp hattımız var. Fotoğraf çekip atmak isteyen olabilir, beraberinde bilgi notu yazıp gönderebilir… Gördüğünüz eksikleri bize iletin. Sorun neyse 0530 157 30 00 numarasından bize WhatsApp’tan ulaşabilirler. 715 10 00 santral hattımız da uzun süredir kullanılıyor. 153 hattı bir çözüm merkezi numarasıdır. Sosyal medya hesaplarımız var, buralardan da vatandaşlarımız bizlere gerekli bildirimleri yapabilirler. Fikir gölü projemiz var. Kurumumuz içerisinde hayata geçirdiğimiz bir proje. Çalışan ekiplerimizin de bir fikri var. Her gün sorunu görenlerin çözüm noktasında daha çok fikirleri vardır. Çalışanlarımızın tamamının fikirlerini önemsiyoruz. Ev ve hanelere mektup göndermek istiyoruz. Ekibimizle yaptığımız çalışmaları özetlememiz lazım. Hanelerin kapılarına iletişim noktalarını stickerlerle belirtmek istiyoruz. Kalite belgelendirmeler çalışmaları başlatıyoruz. 5’i 1 yerde kalite belgelendirme çalışmaları var. Bunun en başta kendimize faydası olacaktır. Biz kendi içimizde iyileştirme yaparsak zaten vatandaş için çalışmış olacağız. Önümüzdeki yıl bunu da hayata geçirmek istiyoruz.”
İNEGÖL’ÜN PROBLEMLERİ
“Trafik konusu en başlı sorunlarda bir tanesi. 3,5 yıldır üstünde çalıştığımız bir konuydu. Araç sayısı korkunç artıyor. İnegöl’de her YIL 3 bin yeni araç ilave oluyor. Aynı sokak, aynı cadde, aynı bulvar, aynı İnegöl… Bunlar bizim iyi günlerimiz. Yapmamız gereken çalışmalar var. Trafik akışını Sağlayıp tıkanmaları sonlandıracağız. Otopark sorunu da çok fazla arttı. Araçlar tampon tampona dayanmış ve yılların komşuları birbirleriyle küsmüş durumda. Mevcut alanları taratıyorum. Merkezde ve yoğunluğun olduğu alanlarda cep otoparkları ve parklanma alanlarını daha hızlı şekilde oluşturacağız. Beraberinde eğer ki orada özel şahsa ait bir arsa varsa bunları da konunun muhataplarıyla görüşerek inşaat yapacağı süreye kadar müsaade alarak oralarda da vatandaşımızın araçlarını park etmelerini istiyoruz. Kalıcı çözümler noktasında zaten mücadelemiz olacak. Boş araziler genelde çöplüğe dönüşüyor, en azından bir faydası olsun. Ulaşım akslarımız üzerinde kamulaştırma yapacağımız alanlar var. Kamulaştıracağımız alanları da açarak yol genişletmeleri ve ulaşımların daha rahat sağlanması yönünde çalışacağız. Temizlik konusunda çok hassasız. Bu konuyu Belediye Meclisine getirdik, uzun süredir çalışıyoruz. Heybemizde çok fazla bilgi oluştu. Temiz şehir, marka kent İnegöl olabilmesi için ve nihayetinde temiz şehir unvanını alabilmek için ekibimle beraber mücadele edeceğim. Elin oğlu bunu yapmış, gayrimüslim olan insanlar bunu yapmış. Müslüman olmayanların yaptığı buysa Müslümanların yaşadığı yerlerin temizliği çok daha iyi olmak zorunda. Küçük dokunuşlarla büyük farkındalıklar… Bu şehirde yaşayan herkesin kulağına bunları fısıldayacağız. Bugüne kadar hep temizlik için çalışma yaptık ama kirletmemeye dönük çalışmalarımız olmadı. Bir şehir kirletmeyerek temiz kalabilir. Kentsel dönüşüm konularını önemsiyorum. Bu bütün şehirlerin problemi. Deprem öncesi yapılar ve çarpık yapılaşmalar var. Bunların bertarafı için düzenlemeler yapmalıyız. Bunu eyleme geçirebilmek için mücadele vereceğiz. Bu şehirde hayal ettiğimizi görmek istiyoruz. Yeşil içinde bir İnegöl görmek istiyorum. Beton yapılaşmalar yeterince fazla. Merkezde yeşillendirme çalışmalarını acilen artırmalıyız. Orta refüjlerde beton görmek istemiyorum. Taleplerimizi ilettik. Şehrin girişinden çıkışına gücümüz yettiğince yeşil bir İnegöl’ü hayata geçirmek istiyoruz. Hava kirliliği gelen konuların başında… Şehrimiz çanak pozisyonunda olması nedeniyle başlı başına bir problemin içerisinde. Bununla ilgili etkin bir mücadele yapacağız. Kirleten arkadaşlarımıza çok büyük yaptırımlarımız olmayabilir ama bu yaptırımları delil ve kanıtlarla paylaştığımızda işleri zor. İnsanların teneffüs ettiği havayı kirletmek kul hakkıdır. Üretirken çevreye, havaya, doğaya zarar vermeyeceğiz. Kamunun çok daha iyi ve etkin bir denetim mekanizması olmalı. Sanayileşen şehirlerin kaçınılmaz dezavantajları vardır. Bizler turizmle ilgili olan açığımızı hayata geçirdiğimiz projelerle azalttık, bu açığı sıfıra indirmek için çalışacağız. Şehrimizin markalarını daha da parlatacağız. Sektörlerle ilgili desteklemelerimiz sürecek. Artı değerleri üzerine koymamız, markaları artırıp cazibe merkezlerimizi çoğaltmamız lazım. Spor salonlarında yaptığımız ciddi faaliyetler var. Çok ciddi başarılara imza atıyoruz. Voleybol A takımımız Urfa’da, Kupa Voley’de mücadele edecek. Afyon’u eledik, şimdi de Ziraat Bankası ile oynayacağız. Burada şampiyon olmaktan öte şehrin tanıtımına direkt katkı sağlıyor. Halk Bank, Ziraat, Arkas, Fenerbahçe, Galatasaray gibi çok büyük takımların yarıştığı ve bütçesel anlamda bizim bütçelerimizin çok üzerinde yarıştığımız bir ortamda mütevazi bütçelerle çok büyük bir değer oluşturduk. Bu değeri daha iyi noktalara taşımaya çalışacağız. Balkan Kupasını evimize getirdik. Challange Cup’ta altın sette elendik. İnegölspor da önemli bir değerimiz. Kültür Sanat noktasında yeni dönemde 5. Mevsim Kültür ve Sanat Merkezi’nde çok fazla programlardan ziyade çok daha katma değerli programlar yaparak halkımızla buluşturuyoruz. Kültür ve sanattan yoksun bir toplum düşünülemez. Biz bunu kararında yapıyoruz. Eskiden 200 kişilik salonu dolduramıyorduk şimdi salonlar yetmiyor. Tarım fuarlarını devam ettireceğiz. Hem İnegöl Belediyesi hem de Bursa Büyükşehir Belediyesi katkılarıyla yaptığımız destekleri sürdüreceğiz.”
İŞSİZLİĞİ SIFIRA İNDİRECEĞİZ
“Başbakanımızın İnegöl başlıklı bir değerlendirmesi vardı. bundan dolayı memnuniyet duyduk. Türkiye’de işler yolunda gidiyor. Diğer gelişmekte olan ülkelere baktığımızda Türkiye’de işlerin yolunda gittiğini söyleyebiliriz. Reelde de bunu deneyimliyoruz. Büyüme oranı yüzde 11,1 olarak açıklandı. İnegöl’de de mobilya başta olmak üzere çarklar dönüyor. Tüm sektörler kendilerini günün şartlarında yenilemelidir. İşsizlik yüzde 3’ün altında… Türkiye’de yüzde 10’lar seviyesinde, dünya ortalamasında ise yüzde 9. Gazetelerde sayfa sayfa iş ilanları var. İş arayan kitlemizin de kendine muhakkak suretle katması gereken şeyler var. Gelişime açık olmalıyız. Açık iş pozisyonlarına uygun nitelikli eleman yok. Bunu da giderdiğimizde yüzde 3, eksi olacak.”
“BİR VE BERABER OLMAMIZ LAZIM”
“Cumhurbaşkanımız İslam İşbirliği Teşkilatında yaptığı konuşmada bazı mesajlar verdi. Bu mesajları ancak güçlü olduğunuzda verebilirsiniz. Birilerinin boyunduruğu altına girdiğinizde bu mesajları vermeniz kolay olmayabilir. Etrafımıza baktığımız zaman Müslüman coğrafyanın içinde bulunduğu durum içler acısı… Cumhurbaşkanımızın dikkat çekmeye çalıştığı nokta da bu. Biz Müslümanlar olarak bir araya gelsek birçok sorun gidecek. Bunun farkındayız. O zaman ne Suriye ne Irak ne Filistin ne Arakan ne Myanmar ne de Kudüs’ü konuşuruz. Bu millete ayar vermeye çalışanlar 15 Temmuz sonrasında neler yaşandığını gördüler. Söz konusu millet olduğunda bu hassasiyetlerimize dokunulduğunda neler olduğunu tüm dünya gördü. Öncelikle şehrimde, beraberinde ülkemde ve tüm Müslüman coğrafyasında birlik ve beraberliğin hâkim olmasını Rabbimden niyaz ediyorum. Sünni’si, Alevi’si, Türk’ü, Kürt’ü, Çerkez’i, Gürcü’sü hiç fark etmez… Hepimizi Allah yarattı. Bizim her zamankinden daha fazla birlik ve beraberliğe ihtiyacımız var.”
Başkan Taban, trafik master planıyla ilgili önemli
Atatürk bulvarının çift yön olması konusunda düşünceler yüzde 50 ler seviyesinde.
Pazartesi pazarının Mesudiye pazarıyla değişme hususunu konuşmuştuk. Bir çalışma başlattık. Alışkanlığı kimse bozmak istemiyor.
Büyük oranda hedeflerimize vardık diyebiliriz.
İnegölspor tesislerini yenilemek en büyük projedir. İnegölspor şehrimizin markası. Çözülmesi gereken yanı bütçe tarafı. İnegölspor u kesinlikle önemsiyorum.