İnegöl Belediyesi öncülüğünde Kaymakamlık ve ilçe kurumlarının işbirliğinde ilk kez düzenlenen Uluslararası İnegöl Tarihi ve Kültürü Sempozyumu start aldı.
Mobilya müzesinin çok amaçlı salonunda düzenlenen sempozyumun açılış programına Kaymakam Ali Akça, Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Uludağ Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Dr. Mehmet Yüce, kurum müdürleri, oda ve dernek başkanları, akademisyenler, öğretmenler ve öğrenciler ile davetliler katıldı.
İNEGÖL ÜNİVERSİTEYİ HAK EDİYOR
Saygı duruşu ve istiklal marşının ardından sempozyumun açılış konuşmasını yapan Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Ülkemizin her ilinin, her ilçesinin hatta her köy ve kasabasının ayrı bir önemi var. Benim doğup büyüdüğüm, Belediye Başkanı olarak hizmet ettiğim şehrimin çok farklı özellikleri var. İnegöl nüfusu, ekonomisi, sanayisi, köftesi, kaplıcası, mehteri ve çok özellikleriyle farklı bir şehir. Yaşamaktan gurur duyduğumuz ve farklı alanlarda hizmet ettiğimiz bu şehrin bu manada gerçekleştirdiği ilk organizasyon… Geçmişte farklı kurum ve kuruluşlar marifetiyle yapılmış daha küçük çaplı organizasyonlar var ama İnegöl´ü her yönüyle, bilinmeyen birçok özelliğiyle gün yüzüne çıkaralım istedik. Bu manada bu yılın başından beri farklı kurum ve kuruluşlarla yazıştık, az önce startını verdiğimiz bu salonda başladık. Çok güzel şeyler çıkacağına inanıyorum. Kervan zaten gidiyor, İnegöl de gidiyor Bursa da gidiyor, Türkiye de yoluna hızlı bir şekilde devam ediyor. Farklı üniversitelerimizin destekleriyle İnegöl´ün daha bilinir olması yolunda bu sempozyumun çok ciddi katkıları olacak. Bu şehirde iz bırakmış her kim varsa hepsini saygıyla anıyorum, ölenlere Allah´tan rahmet, hayatta olanlara sağlıklı ve uzun ömürler temenni ediyorum. Böyle bir sempozyumu hayata geçirirsek bununla alakalı İnegöl´de belirli tarafların da bu işin içerisinde olması gerekirdi. Uludağ Üniversitesine çok teşekkür ediyorum. İTSO´ya, Halk Eğitim Müdürlüğümüze, İŞ-KUR´a, İlçe Kaymakamımıza teşekkür ediyorum. Biliyorum ki İnegöl çok özellikli bir şehir. Bugün milyar dolar ihracat mesafesine geldiyse, 250 bin nüfusu, ekonomisi, tarihi ile adından söz ettiriyorsa bunda bu şehrin özelliklerinin çok olmasının ciddi bir katkısı var. Son 40 yıldır aldığı göçlerle İnegöl bir küçük İstanbul oldu ama İnegöl gerçekten bereketli topraklarıyla çok özellikli ve becerikli bir şehir. Bunda İnegöl insanının güler yüzlülüğü, İnegöl insanının heyecanı, İnegöl´ü yönetenlerin geçmişte ortaya koyduğu dinamizm ve satış pazarlama ruhu İnegöl´ün bu aşamaya gelmesinde önemli bir etkendir. İnegöl çok daha güzellikleri hak ediyor. İnegöl her şeyden önemlisi müstakil bir üniversiteyi hak ediyor. Bu sempozyum da üniversite başta olmak üzere birçok konunun başlığını teşkil edecek, doğumuyla alakalı bir altlık teşkil edecek” dedi.
İNEGÖL BİR KÜLTÜR MOZAİĞİ
Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Ulcay adına Rektör Vekili Mehmet Yüce “Bugün bu hafta içindeki 3. Uluslararsı konferansın açılışına katıldım. Çok mutlu oldum. Son günlerde her gün şehit haberleri duyduğumuz ülkede artık güzelliklere de ihtiyacımız var. Şehitlerimize Allah´tan rahmet diliyoruz. Bugün buradaysak onlar sayesindeyiz. İstiyoruz ki artık şehir haberleri gelmesin. Ancak bilindiği gibi bu coğrafya hep mücadeleyle geçen bir tarihe sahiptir. Biz de bu coğrafyada yaşıyorsak bedelini ödeyeceğiz. Dünya siyasetine yön vermek istiyorsak bedelini bize ödetecekler. Tarihimiz ve kültürümüz bunu gerekli kılıyor. Tıpkı İnegöl´de olduğu gibi… İnegöl birçok özelliğe sahip. Bazı şehirler tek özellikle ön plana çıkar ama İnegöl çok özellikli bir şehir. Dünyanın en güzel şehirlerinden Bursa´ya bağlı olmasına rağmen tek başına ayakta durabiliyor. Belediye Başkanıma ve Kaymakamımıza teşekkür ediyorum. Yerel yönetimler 2´ye ayrılıyor, hizmet yerinde ve coğrafi yönde yerel yönetimler olarak. Belediyelerimiz coğrafi yönden biz üniversiteler ise yerinde yönetimleriz. Bizler dinamikleriz, birbirimizle yardımlaşmak zorundayız. İnegöl´üm özelliklerini teşhir edebilmek için sadece İnegöl´ün gayreti yetmiyor, Bursa´nın tüm dinamiklerinin bu konunun üzerinde durması gerekiyor. İnegöl tarihi bir kenttir. İnegöl´ün tarihi milattan önce 3 bin yıllarına kadar dayanıyor. Osmanlı´nın kuruluş yıllarına dayandığını görüyoruz. İnegöl bir kültür mozaiği. Bakıldığında göç alan bir kent ve çok eskiden beri özellikle Kafkasya ve Orta Asya´dan göç eden insanlara ev sahipliği yapmış. Bugünse Anadolu´nun 7 bölgesinden gelen insanların huzur içerisinde yaşadıkları bir yer. Kültür birleşkesi. Farklı coğrafyadan gelen insanların barış ve huzur içerisinde yaşamları istediğimiz bir şeydir. İnegöl bir sanayi kentidir. İktisadi alanda da İnegöl bir model kenttir. Meydana getirdiği yeni ürünlerle marka kent olabilecek bir özelliğe sahip olması, üretim alanında ön plana çıkması, turizm yönünde tanıtılmamış bir turizm kentidir. Oylat Kaplıcasının neden yeteri kadar tanıtılmadığı konusunda üzüntü duyuyorum. Ekonomi yönünde İnegöl´de 2015 yılında 705 firmayla 796 milyon 193 bin dolar bir ihracatı olduğunu görüyoruz. 268 milyon civarında bir ithalat. 1 milyar dolarlık bir dış ticaret hacmi var. Türkiye´ye baktığımız zaman ihracat kapasitesi sıralamasında 20. sırada. Bursa´da olup bağımsız olmak büyük bir başarıdır. Dış ticaret fazlalığı veren bir kent. Bu konuda Türkiye´de 5. sırada yer alıyor. İlçe ama 5. sırada, bu önemli bir konu. Türkiye´de cari açığın olduğu bir dönemde bu kentin cari fazlalık vermesi bizim için önemli bir konu. Dünya mobilya üretiminde son 5 yılda üretici olarak en fazla öne çıkan Çin´dir, dünya mobilya üretiminden yüzde 25 pay alır. Ondan sonra ABD yüzde 15, İtalya yüzde 8, Almanya yüzde 7. Türkiye ise yüzde 1. Bu küçümsenmez ama olmamız gereken yerde değiliz. Potansiyelimiz var ama bunu ortaya çıkarmak için bu gibi organizasyonlara ihtiyacımız var. Üniversite olarak iş adamlarımızın hizmetindeyiz. Bizi kovsalar da onlara yardım etmek zorundayız, bu bir milli meseledir. Kalkınmak, 2023 hedeflerine ulaşabilmek için kendi markalarımızı geliştirmek zorundayız. İsrail´in programını yaptığı insansız hava araçlarıyla terörle mücadele edemeyiz. Kendi üretimimizle dünyada söz sahibi olabiliriz. Kendi bağımsız milli üretimimiz olmadığı sürece iddiamız bir felsefeden ibaret kalır. Marka üretmeyi kendisine hedef edinmiş İnegöl´ümüze teşekkür ediyorum. Müstakil üniversite bizim de temennimizdir. Bu yüksek öğretimin kararıdır. Siyasi bir tercihtir. İnegöl bağımsız bir üniversiteyi hak ediyor. Bu konuda üzerimize düşen bir konu varsa yanınızda olacağız” dedi.
BİLİNMEYENLERİN ORTAYA ÇIKARILMASI
Kaymakam Ali Akça´da, “İlçemiz için çok önemli bir program… Belediyemize teşekkür ediyorum, ciddi bir çalışma. Tarihe not düşülecek, arşiv özelliği olan bir çalışma programlanmış. Türkiye´de 900 küsur ilçe var. Bunlara baktığımızda bazıları ön plana çıkıyor. O ilçelerden bir tanesi de İnegöl. İnegöl´ü farklı kılan ne? İnegöl´ün ön plana çıkması, daha üst sıralarda yer almasını gerektiren nedenler neler? 3 gün sürecek olan bu sempozyumda bunların arka planları araştırılacak. İnegöl´ün model bir ekonomik kent olmasını neler doğurdu? İnegöl dış ticaret fazlası veriyor. Bu, ürettiğinden, sattığından daha azını ithal etmek demek, daha fazlasını ihraç etmek demek. Bu konuda Türkiye´deki 81 vilayetin çoğunun önünde olduğunu görüyoruz. İnegöl mucizesini oluşturma nedir? Bunların araştırılması çok önemlidir. Birçok yerleşim yerine örnek olması araştırılacak. Bilinmeyenlerimizi ortaya çıkartmak istedikleri söylendi. Bilinmeyenlerin ortaya çıkarılması arzusu yaratılışın sebebidir. Bilinmeyenlerin ortaya çıkarılması arzusu bilinmeyenlerin bilinilirlik seviyesine getirilmesi durumu örnek olma açısından da önemlidir. Hem bölgemize hem ülkemize hem de İnegöl´ümüzden bir şeyler öğrenmek isteyenlere faydalı olacaktır. Bu noktada değerli akademisyenlerimizden destek alınması, bir takım dinamik ve faydaların ortaya çıkarılması, bunların insanlarla paylaşılacak şekilde kayda geçirilmesi değerli çalışmalardır. İnsan olarak bu topraklara karşı borcumuz var. Aldığımız her nefesin karşılığı sorulacak. Cenab-ı Hakk bu nefesi bize nasip etmişse o nefesin bedelini ödemek mecburiyetindeyiz. O bedel de bu millet için sevdalı olmak durumunda olmamız, artı değer üretmek durumumuzdur. Bu maddi olur manevi olur ürettiğimiz değerleri insani bir vasıfla diğer insanlarla paylaşmak durumundayız. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”
Açılış konuşmasının ardından sempozyumun gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere teşekkür plaketi takdim edildi.
Törenin ardından Uludağ Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mefail Hızlı´nın oturum başkanlığında start alan sempozyumun ilk konuşmacısı Belediye Başkanı Alinur Aktaş oldu. Aktaş, İnegöl Belediyesi tarihçesinden bahsetti.
İTSO Başkanı Metin Anıl, İnegöl ekonomisi, Yrd. Doç. Dr. Sezai Sevim “İnegöl kulaca kalesi”, Yrd. Doç. Dr. Doğan Yavaş, “İnegöl´de Osmanlı dönemi imar faaliyetleri” konularında sunum yaptılar.
56 KONUŞMACI
Pazar günü sona erecek olan sempozyumda akademisyen, eğitimci ve araştırmacılardan oluşan 56 kişi İnegöl tarihi ve kültürü ile alakalı sunumlarını yapacaklar.