İnegöl Belediyesi’nin düzenlediği “Cephenin Arka Yüzü” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Tarihçi-Yazar Talha Uğurluel; Çanakkale, Sarıkamış, Galiçya, Kudüs ve Yemen cephelerinde savaş sırasında yaşanan kahramanlıkları İnegöllülere anlattı. Uğurluel, Çanakkale savaşından bahsederken; “Dünyanın en büyük donanmaları... 1 gün süren bir savaştır ama dünyaya bedeldir” ifadelerini kullanarak Çanakkale’de yazılan destana dikkat çekti.
İnegöl Belediyesi’nin Ocak ayı kültür sanat etkinlikleri kapsamında Pazartesi akşamı Tarihçi-Yazar Talha Uğurluel’in konuşmacı olarak katıldığı “Cephenin Arka Yüzü” isimli konferans düzenlendi. Çanakkale’den Sarıkamış’a, Galiçya’dan Kudüs’e, Yemen ve Doğu Anadolu’da yaşanan savaşlarda yazılan destanlar ile bu cephelerde tarih kitaplarının yazmadığı arka planda kalmış kahramanları anlatan Uğurluel, tarihi tüm gerçekliği ile dinleyicileriyle paylaştı.
Beşinci Mevsim Kültür Sanat Merkezi’nde 20.00’da gerçekleştirilen konferansa ilçe halkının ilgisi yoğun olurken, Belediye Başkanı Alper Taban, Başkan Yardımcısı Adil Kansu, AK Parti İlçe Başkanı Mustafa Ersan, AK Partili bazı yöneticiler ve meclis üyeleri ile İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Metin Anıl’da programı takip etti.
DÜŞMAN ASKERLERİNİN SAYGI ATIŞIYLA SELAMLADIĞI KAHRAMANLAR
Kafkas cephesinde düşmanın yanı sıra soğukla da mücadele eden kahramanlarımızın anılarından aktarımlar yapan Tarihçi Yazar Talha Uğurluel, “Halka Kafkas Cephesinin çok iyi geçtiği söyleniyordu. Mecmualarda Rusların canına okuduğumuz gösteriliyordu ama bunlar reklamlardaki başarılardı. Arka planda binlerce asker kendilerine verilen vazifeleri yerine getirirken donarak şehit oluyordu. Rusların karakolunun ışıkları gözüküyor, baskın yapacak askerlerimiz. Ama kar yağışı ve ayazdan ilerleyemiyorlar. Komutan askerlere herkes bulunduğu yerde kalsın, sabahın ilk ışıklarıyla karakolu basalım diyor. Ama asker duramıyor ki. Uyumak isteyenler var, yerinde hareket edip ısınmaya çalışanlar var, bir kısmı ağaçlara çıkıyor soğuk alttan vurmasın diye. Bir kısmı uyumamak için ayakta duruyor. Uyuduğunuz anda donarak ölüyorsunuz. Bütün bir gece geçiyor. Gecenin sonlarında Kehribar gözlü Yüzbaşı askerlerin hepsi uyumaya başladığı ve kendisine de uyku bastığı için ayakta avucunu açıyor ve eline kasaturasını saplıyor. Saatler geçiyor, sabah oluyor. Rus karakolundaki askerler korkarak bizimkilerin olduğu tarafa doğru ilerliyor. Geldiklerinde bir bakıyorlar ki Türk askerleri karşıda. Hiç hareket olmayınca yaklaşıyorlar. Gördükleri manzara o kadar ürkütücü ki bütün askerlerimiz donarak şehit olmuş. Kehribar gözlü yüzbaşı da avucuna sapladığı kasatura ile ayakta donarak şehit olmuş. Rus generali bu manzara karşısında askerlerini diziyor ve onları selamlama atışı, saygı atışı yaptırıyor defalarca. Şok oluyorlar, bu nasıl bir samimiyet, bu nasıl bir teslimiyet” dedi.
ÇARLIK RUSYA’SI YIKILIYOR, ŞEHİRLERİMİZ GERİ ALINIYOR
Kafkas cephesinde düşmanla mücadele sürerken Rusya’da ihtilal olduğunu hatırlatan Uğurluel, “Bolşevik darbesiyle beraber Çarlık Rusya’sı yıkılıyor. Biz de nefes alıyoruz. O hengamede Ruslar Doğu Anadolu’dan çekilmeye başlıyor. Bizler de tek tek şehirlerimizi geri alıyoruz. Alırken de durmuyoruz Kars, Ardahan, Batum’dan sonra Bakü’ye kadar giriyoruz. Orada büyük bir Bakü savaşı yapılıyor. Yıl 1918. Bunlar pek anlatılmaz kitaplarda. Ruslarla yapılan anlaşma neticesinde Batum onlara bırakılıyor Kars ve Ardahan ile yetiniliyor. Bu anlaşmayla Ruslarla olan sorun tatlıya bağlanıyor ve bu defa bir başka cepheye yüzümüzü çeviriyoruz. Çanakkale cephesi” diye konuştu.
DÜNYAYA BEDEL BİR SAVAŞ
Çanakkale’de yaşanan kahramanlık destanını da anlatan Tahla Uğurluel, “Son 20 yıldır Türkiye Çanakkale’yi konuşuyor, sahip çıkıyor. Belediyeler, okullar, on binlerce insan Çanakkale’ye akıyor. Bilinçlenmeye çalışıyorlar. Bu çok önemli. Adamların planı neydi? Kalbimize bir hançer saplamaktı. Kalbimiz İstanbul’du. İstanbul’a giden en kısa yol ise Çanakkale Boğazıydı. Ve onlar tuttular 1914 yılının sonunda Ege Bölgesindeki bütün adaları işgal edip Çanakkale Boğazının ağzındaki 4 adada konuşlanıp boğazdan geçmenin hesaplarını yaptılar. Abdülhamit Han kendi döneminde boğazın sıkıntılarını görmüş ve buraya Hamidiye Alayları yaptırmıştı. Abdülmecit Han Mecidiye Tabyaları yaptırmıştı. Bir Kars bölgesine tabyalar yapılıyor, bir de buraya. Resmen sınırı çizmişler. Çekile çekile en son Kars ve Çanakkale’ye çekiliriz daha çekilmeyiz, son sınırımız der gibi buraları yapmışlar. 18 Mart 1915 boğazdan geçemiyorlar. Dünyanın en büyük donanmaları. 1 gün süren bir savaştır ama dünyaya bedeldir. Bu savaş kazanılıyor” ifadelerinde bulundu.
TARİH BİLİNCİNE İHTİYACIMIZ VAR
Tüm vatandaşların ilgiyle takip ettiği konferansın sonunda Belediye Başkanı Alper Taban’da sahneye çıkarak kısa bir selamlama konuşması yaptı. Talha Uğurluel’in Beşinci Mevsim Kültür Sanat Merkezindeki ilk programı olduğunu hatırlatan Taban; “Tarih bilincine ihtiyacımız var. Hazır bilgilerle yaşıyoruz. Sizden ricam; biz hocamızı her vakit getirmeye hazırız. Öyle bir alıcı kitle görüyorum ki ağzından çıkan her cümleyi pür dikkat dinliyoruz. Burada faaliyete geçtiğimiz günden bu yana çok nitelikli programlar icra etmeye çalıştık. Talha hocamla da bunu taçlandırdık. İnşallah böyle de devam edeceğiz. Yeter ki yine buraları dolu dolu kullanalım” dedi.
Konuşmanın ardından Başkan Taban, Talha Uğurluel’e üzerinde İnegöl’ün değerlerinin yer aldığı bir çini hediye etti. Uğurluel, konferansın ardından İnegöllüler için kitaplarını da imzaladı.