Ankara Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hasan Kılınç, Bala ilçesinde koyun ve keçi yetiştiren sürü sahipleri ile bir araya geldi. Burada yaptıkları çalışmalardan bahseden Kılınç, birliğin tek gelir kaynağının sürü sahiplerinden aldıkları aidat olduğunu belirtti. Birincil problemlerinin çoban sıkıntısı olduğunu ifade eden Kılınç, “Çoban bulamadığımızı her defasında bakanlıklara bildiriyoruz. Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bu konuda ağır kalıyor. Yapılacak olan sürü eğitimini sürü sahipleri alıyor. Çobanlık eğitimi almak için gelmiyorlar. Bunun da ihtiyacı karşılamayacağını biliyoruz. Yabancı çoban çalıştırma işini yasal zemine oturtturmaya çalışacağız. Şu anda çoğu kaymakamlık bunu görmezden gelmeye çalışıyor. Ama biliyoruz ki şikayet oldukça yasal gereklilik yapılmak zorunda. Bu insanlar hırsızlık yapmıyor. Bir ücret karşılığında çalışacaklar” dedi.
Kılınç, “Birliğin sizden 1 lira aidat ve 1 lira da hizmet alımı için ödediği bir para var. Geri kalan vergi, icmal kesintisi falan 2,5 lira falan tutuyor. Aylık 30-35 bin lira giderimiz var. Bizim yıllık gelirimiz 500 bin lira civarında. Bizim tek kaynağımız sizsiniz. Devletten gelen herhangi bir gelirimiz yok” diye konuştu.
“SAYIDAKİ ARTIŞ FİYATA YANSIMADI”
Birlik Başkanı Kılınç, hayvan sayısının artmasına rağmen fiyatların düştüğünü vurgulayarak, “Türkiye’de 2002’de 32 milyon küçükbaş hayvanımız varmış, 2014’te ise bu sayı 42 milyon olmuştur. Küçükbaş sayısı yüzde 30 artmış ama fiyatları düşüyor. Büyükbaş hayvan sayısı yüzde 50 artmasına rağmen fiyatları artmış. Bizim meselemiz küçükbaş etin tüketilmiyor olmasıdır. Büyükbaş ve kanatlı sektörünün reklamını yapması, özendirmesi insanları o sektörlere yönlendiriyor. Öncelikli hedefimiz küçükbaş etin tanıtımı. Küçükbaş eti merada yetişiyor. Türkiye’de organik üretime en yakın et küçükbaş etidir. Mera işgalleriyle ilgili de başvurularınızı belediyelere yapacaksınız” ifadelerini kullandı.
Koyun ve keçi kayıt sistemindeki sıkıntıları da aktaran Kılınç, yetiştiricileri “İlçelerdeki tarımlara gidin, kayıtlarınızdaki yanlışları düzelttirin” diye aradıklarını belirterek, yetiştiricilerin davalık bir konuyla karşı karşıya kaldıkları takdirde mahkemenin 3 yıl önceki kayıt evraklarını isteyebileceğine dikkat çekti.
“MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI KESİMLERİNİN YÜZDE 10’UNU KÜÇÜKBAŞ OLARAK KESECEK”
Et ve Süt Kurumu ile bir sözleşme imzaladıklarını açıklayan Kılınç, “Eğer hayvanınızın kesimini iki ay önceden bildirirseniz bildirdiğiniz günün fiyatı geçerli olmak şartıyla hayvanınızı götürüp orada kestiriyorsunuz. Bildirip kestirmezse kuzu başı 25 lira para ödüyorsunuz. Milli Savunma Bakanlığı ile Tarım Bakanlığı bir anlaşma imzaladı. Bundan sonra Milli Savunma Bakanlığı kesimlerin yüzde 10’unu küçükbaş olarak kesecek” dedi
Kılınç, açtıkları hastaneyi neden kapattıkları konusunda da şunları söyledi:
“Bu hastaneyi kapatmamızın sebeplerinden biri, Bakanlığa yazdığımız programlı aşıları bize verin yazısının karşılıksız kalmasıdır. Çıkan bir yasayla merkezde bulundurulması gereken uzman veteriner sayısı birden beşe yükseltildi. Bir uzman veterinerin de 3 bin ile 5 bin arasında maaşı var. Bu da sizin hastaneyi ayakta tutmanızı zora sokuyor.”
“ÖNCELİKLİ HEDEFİMİZ SİZİN ÜRÜNÜNÜZÜ PAZARLAMAK”
Kılınç, küçükbaş hayvan tanıtımında büyük sıkıntı yaşadıklarını vurgulayarak, “Ulusal kanallarda reklam verelim dedik saniyesi bin lira dediler. On kere reklam versek bütün bütçemiz gidecekti. Basından arkadaşlarla görüştük, haber modlu reklam verelim dedik. Artık insanları böyle bilgilendiriyoruz. Pamuk sektörünün oluşmasından sonra yün maalesef değerini yitirdi. Yeni yeni yünün sağlıklı olduğuyla ilgili tanıtımlar başlıyor. Bu sene yine yünü toplamayı hedefliyoruz. Öncelikli hedefimiz sizin ürününüzü pazarlamak” ifadelerini kullandı.
“3 BİN LİRAYA ÇOBAN BULUNAMIYOR”
Koyun yetiştiricisi Okan Yalçın, 40’ı merinos 834 tane anaç koyunu olduğunu belirterek, “Sektördeki en büyük sıkıntılarımız koyun etinin para etmeyişi, kuzumuzu pazarlayamayışımız, yemin pahalı oluşu. Özellikle çoban konusunda sıkıntılıyız. Bakanlığımızdan birliğimizin yaptığı yabancı çoban çalışmalarına izin vermesini istiyoruz. Devletin sağladığı destek çok küçük. Bizim elimize geçen rakam 17-18 lira. Bu da bir torba yem dahi etmiyor. Bu desteğin biraz daha yüksek olmasını istiyoruz. Şehirlere göç olması çobanlıkta sıkıntı yaşattı. Çoban fiyatları 2 bin ile 3 bin lira arası. Parasını veriyorsunuz ama çobanı bulamıyorsunuz. Yabancı kişilerle çalıştığınız zaman da koyununuzu çalabiliyor ve satabiliyorlar” ifadelerini kullandı.
Çoban konusunun çok sıkıntılı olduğunu ifade eden yetiştirici Celal Taşkın ise, çobanlara 2 bin ile 2 bin 500 lira arasında para verdiklerini ancak çoban olarak yabancıların çalıştığını ve Tarım Bakanlığı’ndan yabancı çobanların çalıştırılmasının serbestleştirmesini istediklerini vurguladı. Taşkın, “Yoksa bu iş bitmek noktasına geldi” diye konuştu.
