Haberin ardından harekete geçen polis, tespit ettiği H.Y'nin ifadesini aldı. Şoför olarak çalışan H.Y., o gün alkollü olduğunu ve hiçbir şey hatırlamadığını söyledi.
Güvenlik kamerasındaki görüntülere göre, 17 Ağustos gecesi saat 02.00 sularında H.Y., bir apartmanın önünde zorla tuttuğu köpeğe dakikalarca tecavüz etmişti. Nilayım adında, kimliği bulunan sahipli köpek, Nar Sokak’ta yaşayan Gazi Güven’ e aitti. Sokakta bakılan Nilayım, mahalle sakinleri tarafından da çok seviliyordu.
Kamera görüntülerinin ardından Nilayım’ın sahibi Güven ile bazı mahalle sakinleri şikâyette bulundu. Kamera görüntülerini polise ve savcılığa teslim etti. Polis yapılan incelemenin ardından kimliğini tespit ettiği H.Y.’nin ifadesini 29 Ağustos’ta aldı.
'HAFIZA KAYIPLARI YAŞIYORUM'
Kağıthane’de ikamet den, evli ve lise mezunu olan H.Y. hakkında 5199 sayılı Hayvan Hakları Kanunu’na muhalefettin işlem yapıldı. H.Y., ifadesinde 2002’de bir trafik kazası geçirdiğini ve beyin kanaması geçirdiğini, doktorların kendisine alkol kullanımını yasakladığını söyledi. Alkol aldığı zamanlarda kısa süreli hafıza kayıpları yaşadığını anlatan H.Y., alkolden dolayı o geceki olaya dair hiç bir şey hatırlamadığını belirtti.
YİNE 'MALA ZARAR...'
Mahalleli adına olayın takibini yapan avukat Yasemin Babayiğit, şikâyet dilekçesinde yalnız Hayvan Hakları Kanunu ile ilgili değil, Türk Ceza Kanunu kapsamında da ‘mala zarar verme’, ‘insanların huzurunu bozma’ ve ‘hırsızlık’ suçlarından da fail hakkında ceza talep ettiklerini söyledi.
Savcılığın da bu kişiyi ifadeye çağıracağını düşündüğünü belirten avukat Babayiğit, bir takipsizlik kararı verilmesi durumunda karar itiraz edeceklerini, olayı sonuna kadar takip edeceklerini ifade etti. Hayvan Hakları Kanunu’nun yetersizliğine de değinen Babayiğit, cezaların caydırıcı olmadığını, cezaların mutlaka caydırıcı hale getirilmesi gerektiğini ve sonrasında da uygulanabilir olması gerektiğini vurguladı.
Kaynak: Radikal / Serkan Ocak
Son Güncelleme: 25.09.2014 11:46
