İnegöl Mobilya Satış ve Pazarlama Komitesi (İMOSPAK) yönetimi tarafından düzenlenen “Tecrübe Paylaşımı” programları sürüyor. Önceki akşam Hotel Angelacoma´da gerçekleştirilen programda Belediye Başkanı Alinur Aktaş, pazarlamacılarla tecrübelerini paylaştı.
İMOSPAK Tecrübe Paylaşımı programına Belediye Başkanı Alinur Aktaş, İMOSPAK Komitesi Başkanı Serhat Gürel ve yönetimi ile çok sayıda genç mobilyacı katıldı.
TECRÜBE HAYATTA YENİLEN KAZIKLARIN BİLEŞKESİDİR
Programda tecrübelerini paylaşan Başkan Alinur Aktaş, “Tecrübe hayatta yenilen kazıkların bileşkesidir. Böyle bir sert girişle başlayalım. Üç dönemdir Belediye Başkanıyım. Üç dönem, dört dönem bir başkanı yakaladığım zaman çok daha dikkatli dinliyorum. Yeri geldiğinde 5-6 yaşındaki çocuktan bile gurur yapmadan mesaj alınabilir ama tecrübe dünyadaki en pahalı şeylerden bir tanesidir. Adam doğruyu bulana kadar ciddi hatalar yapmıştır, dolayısıyla benim acizane tavsiyem bu çok güzel bir uygulama. Siz bu manada bu tip toplantılara devam edin. Belki bugün Belediye Başkanı sıfatı ile burada olabilirim ama yaptığınız işleri vakti zamanında yapmış olduğumuz için de ben özellikle bu tip birlik ve beraberlikleri önemsediğimi üzerine basa basa söylüyorum” dedi.
MOBİLYA SEKTÖRÜ BEREKETLİ BİR PAZAR
Mobilya sektörünün halen çok bereketli bir sektör olduğunu belirten Başkan Aktaş, “Türkiye gibi güzel bir ülkede ve İnegöl gibi çok önemli bir yerde yaşıyoruz. Ne oldum değil, ne olacağım demek lazım. Araştırmak lazım, öğrenmenin yaşı yok. İnsanın hayatta yapabileceği çok güzel şeyler var. Bulunduğunuz nokta güzel ama bundan sonra nasıl üzerine koyabilirim hesabını yapmak lazım. Böyle gelmiş, böyle gideriz olursa çok yanlış olur. Bereketli memleketteyiz. İnegöl güzel bir yer, mobilya sektörü bereketli bir pazar, bazı mayınlı bölgeleri var belki gelecekle alakalı, onları iyi algılamak, iyi okumak lazım” ifadelerini kullandı.
HİÇ BÜYÜK LAF KONUŞAMAMAK LAZIM!
Kendisi adına en büyük kazanımın ortaokul döneminde çalışmaya başlamak olduğunu ifade eden Aktaş, “Benim adıma en büyük kazan, okula giderken her yaz tatilinde çalışmamdı. Üniversite de durmadım, çalışmaya devam ettim. İlk kurumsal çalışmam bir anonim şirketiydi. Üniversitede bir hocamdan çok etkilenmiştim ve muhasebeci olmaya karar vermiştim. O zamana kadarda hiçbir muhasebecinin yanında çalışmadım. Muhasebe derslerim çok iyiydi ve sevmiştim. Muhasebeciliği öğrenmek için 22 yaşında 16 yaşındaki çocuktan öğrenmek için ona çay kahve söylerdim. Sonra öğrendik devam ettik. Okul bitince hemen staja başladım. 1994´te iki ameliyat geçirdim. Daha sonra da muhasebeciliği bırakma kararı aldım. Askerliği Tendürek Dağı´nda yaptım. Tabi askerlik bitince, buraya bir daha döner miyim dönmez miyim diye büyük konuştuk. 21 yıl sonra da Doğubayazıt´a koordinatör Belediye Başkanı olarak gittim. Yani hiç büyük laf konuşamamak lazım. Askerliğin ardından İnegöl´e döndük ve istemeye istemeye bir yerde yine 6 ay çalıştıktan sonra Çilek Mobilya ile anlaştım. Çilek Mobilya´da 3 ay muhasebede çalıştım. Daha sonra pazarlama bölümüne geçtik. Yükselme o dönemde başladı. Nihayetinde 2002´ye kadar devam eden bir 5,5 yıllık Çilek süremiz oldu. 2001 yılı sonu itibari ile müsaade istedim. Orada çok üst düzey çalışmıştım” dedi.
PAZARLAMACININ FARKI YÜZDE 100 ÖNEMLİ
Pazarlamacıların çok önemli bir konuma sahip olduğunu belirten Aktaş, “Her kaliteli pahalıdır anlamına gelmez ama şu bir vaka, kalitelinin biraz fiyat farkı vardır. İyi pazarlamacılar, iyi markalar ve firmalar, iyi mal yapıp satarlar. İkisi beraber buluştuğunda bu iş daha da anlam kazanır. Yani pazarlamacının farkı yüzde 100 önemli. Ben bunu bizatihi yaşamış bir adamım” şeklinde konuştu.
Son Güncelleme: 09.08.2017 11:23